8 Nisan 2015 Çarşamba

Kendi küçük başarıları büyük bir ilçe: Mahmudiye


Eskişehir iline bağlı Mahmudiye ilçesi, günümüzde Türkiye'nin yarış atı ihtiyacını karşılayan en önemli merkezlerden biri. 5 bin nüfuslu bu küçük ilçenin insanları ise atları, kendi hayatları olarak tanımlıyor. Türkiye tarihinin en pahalı satılan atı da Mahmudiye ilçesinde yetiştirilmiş. 
Mahmudiye ilçesi başarılarının yanı sıra, sosyal yönüyle de son dönemde oldukça revaçra. İlçe sınırları içerisinde yer alan Güçlübey At Çiftliği'nde hem yetişkinler hem de çocuklar için binicilik dersleri gerçekleştiriliyor. Sizler de bu aktivitelere katılarak hafta sonları ailenizle keyifli vakit geçirebilirsiniz. 


Dünyanın dört bir yanından gelen turistleri ağırlıyorlar
Bünyesinde 15 köy barındıran Mahmudiye'nin en önemli özelliği, Türkiye Jokey Kulübü Harası'nın burada bulunması. Yetiştirilen taylar her sene Mayıs ve Haziran aylarında açık arttırma ile 150-200 bin TL fiyatlara satılıyor. İlçenin gelişimi ve atların dünyaca tanınabilmesi amacıyla her sene Eylül ayında 1 ay süreyle at yarışları düzenleniyor. Bu yarışlar Eskişehir Valiliği, Mahmudiye Belediyesi ve Mahmudiyeliler Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği işbirliğiyle Atçılık Şenliği ve ilçenin Kurtuluş Günü etkinlikleri adı altında senede bir kez düzenli olarak gerçekleştiriliyor ve dünyanın dört bir yanından turisti ilçeye çekiyor. 


Türkiye'nin en pahalı atı Mahmudiye'den
Aynı zamanda T.C Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün Türkiye'deki en büyük 3 işletmesinden birisi olan Anadolu Tarım İşletmeleri'de bu ilçede bulunuyor. Burada yetiştirilen taylar, at sahiplerine satılarak yarış sahalarında yer alıyor. Anadolu Tarım İşletmesi, Türk At Yarışı tarihinin en önemli atlarını yetiştirmiş ve bu aygırlara ev sahipliği yapmış. Bolkar, Özgünhan, Yaşarcık ve Ayabakan isimli atlar ise bunun en önemli örneklerden. Türkiye'nin en pahalı satılan atı olan Okaner 500 bin TL'lik fiyatı ile yine Mahmudiye'de yetiştirilmiş ve satılmış.

“Bir Mahmudiyeli için at, hayat demektir”
Muzaffer Çavuş At Çiftliği'nin seyisleri Fevzi Övmen ve Recep Keskin yıllarını atlara vermiş Mahmudiyelilerden sadece ikisi. 24 saat boyunca atlarla beraber olduklarını belirten seyisler, atların artık çocukları gibi olduğunu dile getiriyor. Muzaffer Çavuş isimli atları ile İlk Polis Kupası'nı kazandıklarını gururla söyleyen Recep Keskin, "Aslında at işinde iyi para vardır ve insanlar genellikle bu sebeple bu işi yapmaya başlar. Ancak atları gerçekten sevmez ve gerekli özeni göstermezseniz istenilen sonucu yakalayamazsınız. Muzaffer Çavuş isimli atımız bize son maçında 1 milyon TL gibi bir para kazandırdı. Diğer atlarımız da ona keza pek çok başarıya imza attı. Ancak biz bu başarıları yakalayabilmek için çok çabaladık" diye konuştu.



“At jokeyine 3 ayda alışır”

Haradaki atların gün boyu özene ihtiyacı olduğunun altını çizen Keskin, "Atlar 3 yaşında yarış koşma hayatına başlar. Atlarımız 2,5 yaşına kadar çiftlikte eğitim görüyor ve her sene Nisan ayında 6 aylık bir süreçte yarışlara hazırlandıkları özel eğitimleri alıyor. Bu eğitimler de biz seyisler tarafından veriliyor. Seyisler ve atlar her sabah saat 5'te kalkarlar. Ata öncelikle ilk koşu yaptırılır. Bu koşular jokeyler tarafından gerçekleştirilir, jokeyler atlara kendileri biner. Atın jokeye alışması 3 ay sürer. Bu alışma sürecinin ardından ise at yarış alanlarına girebilecek düzeye gelir. Bizim koşan 6 atımız da şuan Bursa'da yarışa çıkmaya hazırlanıyor" dedi.

“Cinsi iyi at iyi koşan attır”

Atın katıldığı yarışta iyi bir derece alabilmesi için öncelikle cinsinin iyi olması gerektiğini belirten Muzaffer Çavuş At Çiftliği seyisi Fevzi Övmen, "Atın hızlı koşması öncelikle bu atın cinsi ile alakalıdır. Atlar yarış esnasında saniyelerle yarışırlar. İngiliz cinsi atlar bu konuda en iyisidir. İngiliz atları bizim yerli Arap atlarımızdan ortalama 4-5 saniye hızlı koşarlar. Safkan olmayan atlar yarışa giremez. Örneğin Bir İngiliz ile bir Arap atı çiftleştirilemez. Atların hepsinin kendine özel nüfus kağıtları ve bu kağıtlarda yer alan fotoğrafları vardır. Nüfus kağıtlarında atların anne, baba ve hatta dede isimleri yazar. İki atın çiftleşebilmesi için 3 göbek uzaklıkta olmaları gerekir. 3 göbek uzaklık olmazsa atlar arasında akrabalık olur. Bu tip durumlarda ise at sahibi Tarım İl Müdürlüğü tarafından verilen nüfus kağıdına sahip olamaz. Bunun sebebi akrabalıktan doğan atların ya sakat olması ya da sakatlığın tam tersi olarak diğer atlardan çok daha hızlı koşmasıdır" diye konuştu.



“En sağlıklı hayvan: At”

Atları günün 24 saati takipte tuttuklarına dikkat çeken Övmen, "Atları sabah saat 8'de bahçeye çıkarıyor, akşam 5'te yuvalarına geri sokuyoruz. Kar ile yağmur yağmadığı ve hava fazla soğuk olmadığı sürece atların dışarıda olmasına dikkat ediyoruz. Bir at günde 5 kilogram yem yer. Atlar genellikle arpa ezmesi ve yonca yerler. Bunun dışında elma, armut, üzüm, burçak ve çavdar ezmesi de yedirilebilinir. Ayrıca atlar için doğumhanelerimiz mevcut. Veterinerler sıkıntılı durumlarda ve doğum esnasında ters gelişmeler olduğunda geliyor. Onun dışında doğumda atlara biz yardımcı oluyoruz. Bir at 15 dakika içinde doğum yapar. Atların doğum yapması çiftleşmeden 11 ay sonra gerçekleşir. Atların en büyük sıkıntısı ise ters yatmalarından ortaya çıkan gaz sancısı durumudur. Bunun için ilaçlarımız mevcut. Gaz sancısı dışında atlar pek rahatsızlanmaz. Atlar görebileceğiniz en sağlıklı hayvanlardandır" dedi.

Dededen gelen meslek

Mahmudiye'de çok sayıda yer alan at çiftliklerinden sadece biri Muzaffer Çavuş At Çiftliği. Bu çiftlikte şuanda dişi ve erkek olmak üzere 48 at bulunuyor. Çiftlikteki en büyük at 24 yaşında ve bu at aynı zamanda Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük Arap atı olma özelliğini de taşıyor. Mahmudiyeliler dededen gelen bu at yetiştiriciliğini büyük bir ciddiyetle yaptıklarını dile getiriyor ve atları adeta hayatlarının en önemli noktasına koyduklarını belirtiyor.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder